8 Eylül 2015 Salı

Sorgu

Pazar günü itibari ile korkunç bir haftaya uyandık. Nereden başlamam gerektiğini bilmiyorum. Duygularım çok açık aslında, acı çekiyorum. Manevi olarak, ruhsal olarak, düşünce olarak çok acı çekiyorum. LGBTİ dünyası açısından önemli kişileri kaybettik. Boysan Yakar, Zeliha Deniz ve Mert Serçe... Üçünü de tanımıyorum. Kendileri hakkında sadece LGBTİ dünyası açısından önemli çalışmalarda bulunduklarını biliyorum. Tanımadığım bu insanların ölümü neden beni bu kadar çok etkiledi? Haberi okuyunca resmen kalbim ağrıdı. Ben ve benim gibi insanlar için böylesine çaba harcayan birilerinin bu şekilde hayatlarını kaybetmesi, çok büyük bir haksızlık! Adeta vicdan azabı çekmem gerektiğini hissediyorum. O haberden sonra odama kapandım, canım hiçbir şey yapmak istemiyor. 'Aykırı İnsan' olarak tüm LGBTİ dünyasına baş sağlığı diliyorum. Bizler Her Yerdeyiz.


Ve tabi ki dün akşam gelen korkunç haber...

16 Şehit.

Öncelikle, gerçekten HDP'nin LGBTİ üyelerinin haklarını meclise taşıyabileceğini aklınız alıyor mu? Bahsettiğimiz parti HDP. Acaba LGBTİ'nin açılımını ya da Eşcinsel kelimesinin tabirini biliyorlar mıdır meçhul. Biraz demode bir düşünce olabilir ama oy için yapılan bir göz boyamaca olduğu fazla belli, ha diyelim ki haklarımızı meclise taşıdılar. Taşımasınlar ya, nolur! Benim haklarımı birisi meclise taşıyacaksa bu parti HDP olmasın, benim şehitlerimin kanıyla beslenen bir parti haklarımı meclise lütfen taşımasın. İstemem. Yahu 16 Şehit geldi! Peki, partiyi, hakları bir kenara bırakalım. Son günlerde inancımı sorguluyorum. Aklımda bir soru var. Bir değil tabii ki pek çok soru ama aralarında bir kaçı baskın çıkıyor. İnancı olan bir geyim. Allah kullarının ondan bir şeyler istemesinden hoşnut olur sözünü hatırlıyorum. Peki onca insan yıllardır PKK'nın helak olması için dua etmesi ne olacak? Sabır. Peki sabır ama nereye kadar? Kaç insanın ölmesi gerekecek? Sinirleniyorum. Bu haksızlıkların karşısında gerçekten sinirleniyorum. Tekrardan hepimizin başı sağolsun. Sabır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder