Kötü Niyet Mi, İyi Niyet Mi? Yoksa Sebepsizlik mi?

Geniş kitlelere hitap eden yarışmaları, ödül törenlerini ve programları izlemeyi çok severim. OSCAR, GRAMMY, BRIT, EUROVİSİON, ELLEN, MTV ve şuan aklıma gelmeyen diğerleri. Açılış seremonileri, program akışı, kapanışlar vs. her şey mükemmeldir. Hele ki gösteride pyro efekt kullanıyorlarsa canlı yayının diğer günü youtubeda arar bulur yeniden izlerim. Ama olan hep canlı yayın anında olur. Düşünce şeklim çok garip, istemsizce düşünüyorum. Elimde olmaksızın farklı isteklerde bulunuyorum. Sahnelerle bir sorunum mu var acaba? Çünkü hep 'sahne bi çökse ya, sunucunun ayağı takılsın, sesi detone olsun, mikrofonu elinden kaysın, deprem olsun, lan olsun bişey' gibi isteklerde bulunuyorum. :( Ama kötü niyetle istemiyorum ki, yani sanırım. Büyük ihtimalle ben monoton hayatıma biraz heyecan için bunu yapıyorum. Hatta geçenlerde oldu. Madonna olayını hatırlatsam? (Hasssiktir) Hatırlamayanlar için; Madonna BRIT ödül törenindeki performansı sırasında sahnede düştü. Düştü, düştü, canım düştü! Ama küçük bir ayak takılması değil. Bildiğin tepe taklak yere kapaklandı. Düştü! Neyse ki kadın profesyonel de kendini toparlayıp şarkıya devam etti. Peki ben? Şarkı bitene kadar ağzım bir karış açık ekrana bakakaldım. Bir zaman sonra acaba nazarım mı değiyor diye düşünmeye başladım. Mavi gözlü de değilim ki, çam kozalağı kahverengisi gözlerim vardır. Yok ya benim yüzümden olmuş olamaz, yani televizyona bakıp da göz değdirmek? TöbeEstağfurullah! Ama ben inanıyorum. Bir gün o sahnelerden biri çökecek. Şok Şok Şok! Başlığı altında böyle bir haber okursanız garip_gey dediydi dersiniz. Neyse canlarım. Göz, Nazar falan hikaye, blogumla sıkılmacalar...